Oğlak: Bilim, Deha ve Teknoloji
For English version click here: Capricorn: Science, Genius and Technology
Modern astroloji o kadar popüler ki, klasik temeller de eksik kalınca bazı kavram kargaşaları yaşanabiliyor. Bunlardan bir tanesi de Satürn'ün bilim ve teknolojiyle ilgili yanı. Satürn klasik astrolojiye göre bilim ve teknolojidir. Üstelik sadece Kova yönüyle değil, Oğlak yönüyle de, hatta daha çok aslında "Oğlak" dediğimde şaşırmayan bir astroloji öğrencisi şimdiye kadar az görmedim. Durum böyle olunca eskilerin, halen de geçerli olan bu savını haritalarla ortaya koymak gerek… Ki bilgi kalıcı kalsın, tarihin tozlu girdaplarına girerek kaybolmasın, yerini yanlışlar almasın…
Bir de papağan gibi aynı şeyleri söylemekten sıkıldım, iyicil veya pop kültürden farklı şeyler söyleyince de sanki bir burca yada gezegene iltimas geçiyor gibi görünüyorsunuz. Fakat durum böyle değil. Deneyimsel ve sorgulayan astrolojiye herkesi yöneltme arzumu sağlayan şey tamamen objektivite kaygısı. Güneş'imle üçgen yapan Uranüs ve Kova Mars'ımla övünmeyi de tercih edebilirdim ama hiç de gerçekçi olmazdı…
Haliyle tembel Balık Merkür'üm bu yazıyı yazıp rahatına bakacak, teknoloji ile Uranüs'ü ilişkilendirene sadece link vermekle yetinebilecek ve zaman (Satürn) kazanacak 🙂
Satürn yada Oğlak hakkında günümüzde çok fazla yanlış anlaşılma var. Zamanla arketipi en fazla deforme olmuş (Helenistik dönemle birlikte) burçlardan ilki bana göre. Mesela popüler yorumları okursanız onun cinsel soğuklukla ve soğukkanlılıkla ilgili olduğunu sanabilirsiniz. Halbuki durum tam aksidir. Oğlak burcu kadim bilgilerde cinsel aşırılıklarla ve duygusal öfkeyle (soğukkanlı olan Kova) ilgili.
Çoğu kişi göksel cisimlerin veya burçların "konu başlıkları" olduklarından ve astrolojinin çok eski, kadim temellerinden habersiz. Bu özellikle -tekrar değiniyorum- Satürn-Oğlak konusunda böyle. Örneğin Satürn'ün kısıtlama olduğunu biliyorlar ama kısıtlamaların ortadan kalkması olduğunu da bilmiyorlar. Halbuki astrolojide konu başlıkları vardır. Terazi denge ise dengenin bozulmasıdır da aynı zamanda. Balık gizlilik ise gizliliğin kalkmasıdır da ve biz astrologlar tahmin yaparken bu konu başlıklarını kullanırız. Herbir sembolik "istisnasız" konu başlığıdır.
Üstelik Oğlak burcu tek bir yöneticiye de sahip değil. Yücelim yöneticisi olarak Mars'ı da içeriyor. Yücelim yöneticileri ani ve büyük olaylar anlamına geliyor. İşte Oğlak burcundaki cinsel aşırılık ve duygusal öfkenin kökenlerinden birisi (Helenistik dönem öncesi başka bağlantılar da var ama değinmeyeceğim, bir başka yazıya kalsın).
Astroloji öğrenmeyi seçen kişinin bu "ana temeli" anlaması çok önemli. Ve elbette deneyim… Deneyimin önemini anlatmaya gerek bile duymuyorum. O yüzden şimdi örneklere geçelim.
Higgs Bozonu
4 Temmuz 2012 tarihinde CERN Higgs Bozonu olabilecek bir parçacık keşfettiklerini söylediklerinde keşif datasına göre bunun gerçekten de Higgs Bozonu olduğunu söylemiştim. Ve o an haritasında harita lordunun dispozitörü olan Ay Oğlak burcundaydı. 14 Mart 2013'te, tahmini yaptıktan 8 ay sonra keşfedilen parçacığın gerçekten de Higgs Bozonu olduğu açıklandı. Uranüs'ü eğer bilim veya teknoloji olarak ele alsaydım Güneş'le ve Pluto ile kurduğu t-kare bana yanlış yaptırabilirdi. Çünkü acemilik dönemlerimde gerçekten de böyle hatalar yapmıştım. Tahmini ve haritayı görmek için buraya tıklayabilirsiniz.
Saturn V
ABD yapımı insan taşıyabilen kullan at roket olup, NASA'nın Apollo ve Skylab programlarında 1967 ile 1973 arasında kullanılmıştır. Bu çok kademeli sıvı yakıtlı fırlatma aracını NASA 13 kez Kennedy Uzay Merkezi – Florida'dan hiçbir mürettebat veya yük kaybı olmadan fırlatmıştır. Kullanılabilirliği olan en uzun, en ağır ve en güçlü roket olup halen en ağır fırlatma aracı kapasitesi rekorunu elinde tutmaktadır. Şimdiye kadar Satürn V, yer yörüngesinin ötesine insan taşımış olan tek fırlatma aracıdır. Satürn V ilk fırlatıldığında Akrep burcu yükseliyordu ve Akrep burcunun yöneticisi Mars, Satürn ile karşılıklı ağırlama halindeydi. Hoş, adı Satürn olan bir teknolojinin haritasına bakmak bile gereksiz. Mars ile Satürn tekrar hatırlarsak : Oğlak burcunun iki yöneticisi.
Dahiler
Dehayı Kova ve Uranüs'le ilişkilendiren sanırım bir kaç haritaya göz atabildi. Zira ben dahilerin (ve büyük biliminsanlarının) haritalarına baktığımda köşe evlerde yerleşmiş Satürn'leri Uranüs'ten daha çok görüyorum. Uranüs ise her seferinde başka bir yerde hatta çoğunlukla hiç ilişkilendiremediğim yerlerde çıkıyor. Bilinirliği, tanınmışlığı, çılgınlığı vs. gösteriyor ayrı.
Isaac Asimov, Tycho Brahe'nin, Nicolas Copernicus'un, Marie Curie'nin, Edison'ın, Albert Einstein'ın, Michelangelo'nun, Carl Sagan'ın, Leonardo Da Vinci'nin, Paracelsus'nun, Sherlock Holmes'ün, Mimar Sinan'ın vs. vs. Satürn'leri hep köşede… Mars da deha ile ilgilidir. Arap noktalarından deha ile ilgili olanda yer alması tesadüf değildir. Fakat Hakan E. Kayıoğlu bu konuda zaten bir araştırma yazısı yayınlayacak. O yüzden Mars'ı burada olaya katmıyorum. Köşe evdeki Satürn'ü ile benden daha iyi anlatacaktır Mensa üyesi Kayıoğlu:)
(Ha her köşe evdeki Satürn insanı dahi yapmıyor şimdiden söyleyeyim. Bu parametrelere medyada gördükleriniz gibi yaklaşmanız gerek. Sigara içmek sizi kanser yapabilir ama hepinizi yapmayacaktır. Köşe evdeki Satürn bazılarını dahi, bazılarını titır saplantılı, bazılarını da ağır sorumluluk sahibi yapar. Yani nihayetinde Satürn yorumlanmalıdır. Deha için başka göstergeler de var ve baktığım haritalarda Uranüs bu konuda bana bir şey söylemiyor malesef. Güneş'imle exact üçgen halindeki Uranüs'ümle övünebilmeyi çok isterdim:)
Astronotların Haritaları
Bilim demişken Uranüs'e atfedilen bir başka konu da uzay elbette. Peki gerçekten öyle mi? Yoksa yine safsata mı katılmış bu konuda da.
astro.com'un Astrodatabank'ından edindiğim 78 astronot datasını inceledim. Senelerdir yazdığım yazılarda uzayla Balık burcunu ilişkilendiriyorum. Balık burcu hiçlik, bilinmeyen, ulaşılamayan ve boşluk anlamlarını da taşıdığı için. Yanılmamışım.
78 astronotun 16 adedi Balık burcu. Olasılıksal olarak bu rakamın 6-7 kişi olması beklenirdi. Balık burcu uzaya çıkmak konusunda olasılıkları 2.5 kat aşıyor. Kova olanların sayısı sadece 6 adet ve Yay burcu da 1 adet.
Gelelim işin Satürn ayağına. Zira astronot olmak bilime ve özellikle teknolojiye dünyadaki herkesten daha çok hakim olmayı gerektiriyor en başta. Üstelik astronotların Güneş'leri (tanınmışlık, ün; ki bu insanlar ülkelerinde kahraman olarak görülüyorlar ve toplum tarafından tanınıyorlar) de uzay ve teknolojiyle ilgili bir takım açıları sağlamalı. Nasıl F1 şampiyonlarında olasılığın 3.2 katı bir oranda Güneş-Mars açıları görüyorsak, astronotların haritalarında da Güneş'leri ile bağlantılı uzay ve teknoloji temsilcisi bir gök cismi görmeliyiz.
Ve klasik bir astrolog olarak görüyorum da. 78 astronotun 48'inde Güneş-Satürn açısı mevcut. Astronot haritalarında ne Kova parametresi, ne de Uranüs parametresi mevcuttur. Gene de elbette bir Uranüs bazı noktalarda bekleriz. Çünkü biz klasik astrologlar Uranüs'e teknoloji ve bilimi atfetmesek bile kolektif gök cisimlerini dünyanın küçülmesi, bilinirlik, kolektif katılım gibi özellikleri atfetmekteyiz. Bu yüzden bütün dünyada canlı olarak izlenen Ay'a adım atma anında oradaki astronotun haritasındaki Güneş-Uranüs üçgeni gayet makuldür. Ama fazlası, bilim ve teknolojiyi ona atfetmek gibi büyük kavramlar değil…
Yahudilik
Yahudiliği Satürn yönetiyor. Bilim ve teknoloji çok uzun zamandır yahudilerin elinde. Silikon vadisinden bahsetmeye lüzum var mı yada büyük teknoloji şirketlerinden? Yahudiler, aralarında birçok bilim dalı, sanat, siyaset ve iş dünyasının da bulunduğu birçok alanda insanlığa önemli katkılarda bulunmuşlardır. Nobel Ödülü sahibi Yahudi sayısı, Yahudilerin dünya nüfusundaki payı ile son derece orantısızdır. Einstein, Isaac Asimov, Carl Sagan, Uranüs'ü keşfeden astrolog (astrologlar için yazdığı bir kitabı da vardır evet) William Herschel ve isimlerini saymakla bitiremeyeceğim diğer dahiler… Sürekli hor görülmek, komplo teorilerine kurban gitmek, soykırıma uğramak, itibarsızlaştırılmaya çalışılmak… Satürn'e günümüzde (ve ortaçağda engizisyonun da yaptığı gibi) yapılmaya çalışılana ne kadar da uygun gerçekten… Günümüzde yahudiler kadar Satürn'e de faşizan yaklaşıyoruz olumlu göstergelerini kullanmadan, esgeçerek. Çünkü malesef sembolizmi böyle. Jüpiter olduğundan fazla bir yüceltmeyi anlatırken Satürn tam tersi.
Alman marketler zinciri Satürn… Yıllardır elektronik ve teknoloji satıyor. Zaten Almanların 6. evinde Oğlak stelyumu var. Teknolojilerini tartışmaya lüzum var mıdır ki?
General Motors, Saturn markasıyla ilk kez teknolojiye farklı bir bakış açısı getirdi. (Fabrika inşaatı yapılırken çevrenin görünüşünü bozmamak için dümdüz bir araziden milyonlarca ton toprak çıkartılıp fabrikayı yere gömmüşlerdir, hiçbir bayisi başka bir bölgeye satış, müşterilerini tatminden taviz vermemek için Kanada ve Hong Kong haricinde hiçbir ülkeye ihracat, hemen hemen hiçbir reklam yapmamaktadır. Güneş'i Oğlak burcundadır ve Satürn'le sekstil yapmaktadır.)
Biraz daha çıldıralım mı?
Bilim Kurgu Yapıtları
Dünya üzerindeki en iyi bilim kurgu yapıtları çoğu listeye göre Battlestar Galactica, Dr. Who ve Star Wars'tır. Bilim Kurgu'nun tanrısı ise bir Yahudi olan Isaac Asimov'dur.
Isaac Asimov bir Oğlak Güneş'idir ve bu Güneş Satürn'le exact üçgen açılıdır. (Oğlak burcunun yücelimi Mars'la kare)
Battlestar Galactica'nın (yeni seri) Güneş'i Satürn'le (gene exact) karedir (Eski seride Satürn Güneş ışınları altında). Oğlak burcunun yücelimi Mars'la da kavuşumdadır. Üstelik bu yapıt astrolojiyi de içermektedir. Robot ve cylon (insan görünümündeki robotlar) 12 koloni astrolojik sıralanmıştır ve insan ırkının kaçtığı uzay gemisi Galactica kolonilerin başkenti Caprica (capricorn, yani oğlak)'ya aittir. Daha sonra bu dizinin devamı da çekildi ve adı da Caprica yani Oğlak oldu…
Star Wars'da Güneş Jüpiter'le kavuşuyor ve Aslan Satürn'le sextile.
Dr. Who ilk gösterildiği anda tepede Kova Satürn'ü var. Dr. Who izleyenler bilir, diğer bilim kurguların tersine Dr. Who daha çılgındır. Bilim kurgu delisi olmama rağmen Devrim Yılmazer'in şiddetli ısrarları sayesinde izleyebilmiştim. Bilim kurgularda çok arzu edilmeyen, hiç olmayacak saçma şeyler de vardır bu dizide. Bir telefon kulübesiyle zamanda seyahat etmek gibi. Öte yandan daha gerçekçi kurguları da yok değildir. Bu arada "doktor" bir zaman (Satürn) lordudur.
Dr. Who'yu oynayan 12 aktör oldu. Hepsi aşağıda. Not: Kova veya Oğlak görünce onları yazdım, eğer görmüyorsanız ilgili yerlerde yoklar demektir.
1. aktör: William Hartnell: Balık burcunda Mars & Satürn kavuşumu (Güneş Oğlak burcunda ve ilgili kavuşuma sekstil)
Peter Capaldi: Satürn & Mars sekstili (Güneş Satürn'le üçgen, Mars'la sekstil)
Matt Smith: Mars & Satürn sekstili (Güneş Satürn'le kavuşuyor)
David Tennant: Mars & Satürn üçgeni (Güneş Oğlak burcundaki Mars'la kare)
Christopher Eccleston: Kova burcunda Güneş & Satürn & Mars kavuşumu
Paul McGann: Akrep burcunda Güneş & Mars kavuşumu (Satürn'le yüksek orblu sekstil ancak)
Sylvester McCoy: Güneş Satürn'le sekstil ve Mars'la kare
Colin Baker: Güneş & Satürn kavuşumu Mars'la sekstil
Peter Davison: Güneş Mars'la kavuşuyor Satürn'le bir ilgisi yok
Tom Baker: Güneş & Mars & Satürn Kova stelyumu
Jon Pertwee: Mars & Satürn sekstil (Güneş geniş orbla Mars'la kavuşuyor)
Patrick Troughton: Mars & Satürn sekstil (Güneş'in Koç'ta olmak dışında ikiliyle ilgisi yok)
Bu arada Matrix de çok başarılı bir bilgi kurgu filmiydi. Onun Mars & Satürn karşıtlığını ve Koç Güneş'ini burada anmadan geçmek haksızlık olur.
Oğlak. Eskinin sihri, bugünün bilimi 😉
Astroloji maceram geçmişte yaptığım hataları ve okuduğum safsataları ayıklamakla, yeni ve pratik teknikler bulmaya çalışmakla geçiyor. Bu yüzden yazılarımda yardımcı olabilmek adına sürekli tekrarlanan, bilindik, klasik kalıplar yerine yapılan hatalara odaklanmayı, yeni teknikleri veya farklı bakış açısı sunan detayları vermeyi seviyorum. Bilindik, klasik kalıpları herkes yazıyor zaten. Astroloji büyüyerek geliştikçe hatalara da daha fazla açık hale gelecek. Neyseki sorgulayan bir zihnimiz, harita açıp söyleneni deneyimleyebilecek gözlerimiz var.
Tesadüfi semboliklere daha önceki yazılarımda çokca değinmiştim. Ne yazık ki astroloji bunlarla kaynıyor.
Örneğin Einstein'in 9. evdeki Kova Jüpiter'i bilimi mi göstermektedir yoksa abartıya kaçan makale sayısını mı, yoksa fizikçi karısının yazdıklarını mı? Einstein 300 tane "makale" yazmıştır ve bunların sadece 4'ü dünyayı değiştirdi. Ve makalelerinde eşinin parmağı olduğunu söyleyen biliminsanı sayısı hiç de az değildir. Bunu astrolojik olarak görmek de mümkün zaten. Einstein'in fizikçi eşi Mars & Satürn mutualı ile temsil ediliyor haritasında 😉
Bu yüzden yapmamız gereken her haritayı kendi içinde değerlendirirken, aynı teknikle aynı sonuçlara ulaşmaya çalışmak olmalıdır. Aksi halde kendi yaptığımız hataların farkına asla varamayız. Haritalar önümüzde açılır ve muallak-psikolojik konuşmalar yapar, sezgiden medet umarız. Bir astrolog aynı teknikle aynı sonuçlara varabilmeyi öğrenmelidir. Astroloji arabasında şoför koltuğundaki bilgi olmalıdır, sezgi değil. Bilginin şoför olduğu bir koltukta ancak sezgi güvende ve rahat çalışabilir. Sezgi şoför koltuğuna oturduğu anda hiç rahat olmayacağı bir pozisyonda yanılgılara açıktır. Bilgi ve sezgi ile ilgili daha evvel yazdığım bir yazı için linke tıklayabilirsiniz: Astroloji ve Sezgi
Özgeçmişimde şöyle yazıyor: Denemeyi, yanılmayı, tekrar denemeyi, tekrar yanılmayı ve tekrar denemeyi yaşam amacı haline getirmiştir. Tekrar deneme azminiz olduğu sürece yanılmak, maceraların en zevkli olanına başlamaktan başka bir şey değildir. Astrolojinin dünyadaki en zevkli konuların başında geldiğine buraya kadar okuma zahmetine girmiş herkes katılır herhalde 🙂
Sorgulayan ve araştırma yapan astrolojiseverlere tv'lerde veya gazete köşelerinde değil, burada, bilimin kıyısında daha çok ihtiyacımız var. Onlardan bir ordumuz olabilmesi dileğiyle der 9. ev Kova Mars'ım… (Nasılsa Venüs ordularının yılmaz savaşçıları astroloji dünyasında çoğunlukta, bir number six gibi Mars & Satürn kavuşumları da yok, bize eşitlik lazım:) (der Terazi Kuzey Ay Düğümüm:)
Astroloji Akademisi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.